İzmir Sanayici ve İş İnsanları Derneği (İZSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Küçükkurt, Covid-19 salgınının yeni iletişim şekilleri geliştirdiğini, bu süreçte firmalar ayakta kalmaya çalışırken özellikle çalışan-işveren iletişiminin büyük önem arz ettiğini söyledi.
Doğru ve etkili bilgi aktarımı ve dayanışmanın, işveren-çalışan uyumunda temel olduğunu söyleyen İZSİAD Başkanı Küçükkurt, “Ekonomiye, rakamlara, hesaplara odaklanırken, çalışan ile iletişimi ve dayanışmayı ihmal etmeyin” dedi.
Covid-19 salgınında tüm dünyanın büyük yara aldığını ve bu virüs ile hala dünyanın topyekün mücadele ettiğini söyleyen İZSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Küçükkurt, bu süreçte firmalar açısından kriz yönetiminin işveren çalışan uyumundan geçtiğini belirtti.
Böylesi dönemlerde işverenlerin birçok sorunla boğuşurken, çalışanların da iş ve gelecek kaygısı yaşadığını belirten Küçükkurt, “Aslında ortadaki sorun ortak. İşveren ile çalışanın ortak zemini firmanın ta kendisi. O zaman firmayı ayakta tutmanın hem çalışana hem işverene faydalı olduğunu her iki tarafta görmeli ve alınacak her önlemi ortaklaşa alarak iletişimi kesinlikle koparmamalı” dedi.
İletişimin sağlıklı ve güçlü sürmesinde işverenin sorumluluğunun daha çok olduğunu vurgulayan Küçükkurt işverenlere seslenerek, ”Asla tek başınıza karar vermeyin, ekip kurun ve çalışanların da bu ekibin kararlarını sahiplenmesini sağlayın ve iletişimi sürdürün. Şeffaf olmak da bu süreçte çok önemli, böylesi bilinmezliklerle dolu süreçte tüm bilgilere vakıf olup paylaşmayı hedeflerken yavaş ve ketum kalma riski var. Bildiklerinize odaklanmak ve birlikte öğrenmeye çalışmak daha doğru bir yöntem” diye konuştu.
“Çalışanlar dezenformasyondan korunmalı”
Bu dönemin birçok dezenformasyonla dolu olduğunu ve yanlış bilgilerin insanları daha çok kaygıya yönelttiğine dikkat çeken Küçükkurt, “Bu sebeple çalışanlar ile işverenlerin iletişim halinde olması, sürekli bilgi paylaşımında bulunması ve değerlendirme yapması bu yanlış bilgilerin yaratacağı kaygıyı engeller” dedi.
Samimi olmanın ve çalışanları ile sıcak bir bağlantı kurmanın da doğru iletişim için bir yöntem olduğuna dikkat çeken Küçükkurt, sözlerini şöyle tamamladı: “Görünür olmak, çalışanların yanında olmak da gerekiyor. Çalışmak bir risk almak demekse bunu işverenin de aldığını görmesi, çalışanın kurumu sahiplenmesini sağlar. Ayrıca çalışanlar ile kişisel bağlantı kurmak, onları dinlemek de gerekli. İşveren çalışan arasında kurulacak kişisel bağlantı, işverenin onların ihtiyaçlarını ve beklentilerini belirlemede yapılacak tüm anket, araştırma ve İK raporundan daha etkilidir, bunu ıskalamamak gerekli. Sözün özü, işveren çalışan arasındaki iletişim her şeyin temeli.”