MAKİNALAR TÜKETİM MALI DEĞİL, ÜRETİMİN KENDİSİDİR

İş dünyasının en büyük buluşma noktalarından MAKTEK Avrasya Fuarı’nın açılışında konuşan Makina İmalatçıları Birliği Başkanı Ahmet Özkayan, üretmeyen, kendi makinasına yatırım yapmayan toplumların tükenmeye mahkum olduğunu belirterek, “Bizler “Tüketim Toplumu” olamayız. Zira böyle bir lüksümüz yok! Günümüz dünyasında “Tüketim Toplumları” zamanı geldiğinde tükenmeye mahkûm edilmektedir. “Yatırım amaçlı kullanılan makinalar” tüketim malı değil, bilakis üretimin kendisidir. Ve ortalama 50 yıllık ekonomik ömürleriyle “çalıştıkça üretim zincirine” katkı sağlayan demirbaş yatırımlardır” dedi.

Daha teknolojik, daha verimli ve daha rekabetçi makinalar üretmek için dünya ile bir yarış halinde olduğumuza vurgu yapan Özkayan “Buna mecburuz! Makina berekettir. Çalıştıkça kendi borcunu öder. Çalıştıkça kazandırır. Çalıştıkça fabrikalarımızı, endüstrimizi ve ekonomimizi büyütür” diye konuştu.

Makine imalat sanayinin bölgedeki en büyük fuarı MAKTEK Avrasya, Makina İmalatçıları Birliği (MİB) ve Takım Tezgâhları Sanayici ve İşadamları Derneği (TİAD) işbirliği ile TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde yoğun katılımla başladı.

Fuarın açılışında konuşan Makina İmalatçıları Birliği (MİB) Başkanı Ahmet Özkayan, MAKTEK Avrasya’nın “Endüstri ve Makine Sektörü” adına Türkiye’nin en önemli fuarlarından birisi olduğunu belirterek Fuarın, makine üretim sanayinin ve yanı sıra makine üretiminde kullanılan takım tezgâhları sanayinin elde ettiği başarıyı gözler önüne serdiğini söyledi.

Dünyada gelişmişlik seviyesi yüksek ülkelerde makina imalat sanayilerine özel statü ve önem verildiğini ifade eden Özkayan, “Milli teknolojileri ile kendi makinelerini imal eden ülkeler; başta otomotiv, savunma sanayiraylı sistemler ve genel endüstri olmak üzere her alanda güçlü hale gelmişlerdir. Makina üretim endüstrisine verilen önemle, yadsınamaz boyutta kazanımlar elde edilmektedir. Topyekûn refah, teknolojik gelişim, ekonomik güç, eğitimli insan kaynağı, global rekabet ve sürdürülebilir büyüme, elde edilen katma değerlerden sadece bir kaçıdır” dedi.

Tüketim toplumu olma lüksümüz yok!

Gelişen dünyada ülkeler için en tehlikeli durumun tüketim toplumuna dönüşmek olduğuna dikkat çeken Özkayan şöyle konuştu: “Bugünün dünyasında “Tüketim Toplumu” haline gelmek maalesef çok kolay bir hal almıştır. Serbest dolaşan mallar ve kolay ithalat “yabancı ülke endüstrilerinin” en çok arzu ettiği sistemdir. Ancak bizler “Tüketim Toplumu” olamayız. Zira böyle bir lüksümüz yok! Günümüz dünyasında “Tüketim Toplumları” zamanı geldiğinde tükenmeye mahkûm edilmektedir. Sizin de çok iyi bildiğiniz gibi “yatırım amaçlı kullanılan makinalar” tüketim malı değil, bilakis üretimin kendisidir. Ve ortalama 50 yıllık ekonomik ömürleriyle “çalıştıkça üretim zincirine” katkı sağlayan demirbaş yatırımlardır.

Makine çalıştıkça kendi borcunu öder

Ülke olarak durmadan, yılmadan ve yorulmadan üretmek zorunda olduğumuza vurgu yapan Özkayan “Buna mecburuz! Doğrusu, daha teknolojik, daha verimli ve daha rekabetçi makinalar üretmek için dünya ile bir yarış halindeyiz. Makina berekettir. Çalıştıkça kendi borcunu öder. Çalıştıkça kazandırır. Çalıştıkça fabrikalarımızı, endüstrimizi ve ekonomimizi büyütür” dedi.

Bu yarışta en büyük motivasyonlarının devletin sektörün yanımızda olması olduğunu belirten Özkayan, makine sektörü olarak ülke makina imalat sanayisinin gelişmesine, katma değeri ve kilogram değeri daha yüksek teknolojik makineler üretilmesine ve istihdamın arttırılmasına kararlılıkla devam ettiklerinin altını çizdi.

Özkayan, “Ülkemize duyduğumuz sevdayla “ARGE ve Mühendislik” alanında ortaya koyduğumuz performans ve bu doğrultuda gerçekleştirdiğimiz yatırımlar, başarımızın en önemli anahtarıdır. Ve ayakta kaldığımız sürece böyle olmaya devam edecektir” diye sözlerini tamamladı.

Bunları da sevebilirsiniz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir