Sanayi gayrimenkul yatırım anonim şirketi (SAGYAŞ) ilk kez üretim reformu kanunu ile 2016’da ortaya çıkan bir kuruluş. O tarihten bu yana maalesef uygulama yönetmelikleri vesaire çıkartılmadığı için çalışmayan bir kurum, bir şirket. SAGYAŞ için kısaca sanayinin TOKİ’si demek mümkün. Aslında olağanüstü imar yetkileri ile donatılmak istenen kuruluş tam bugünler için kurulmuş diyebiliriz. Zira ülkemiz konut stokları olarak çoktan tavan yapmış durumda. TOKİ’nin konut sektöründe işi kalmadı artık.
Ancak TOKİ’nin birikimi, altyapısı, konut sektöründe işi bitti denip, bir kenara atılacak cinsten değil. Ciddi bir tecrübeye sahip TOKİ. Hele bu ekonomik krizde asla bu birikim görmezden gelinemez. Şimdi faaliyete geçmeyecekse, ne zaman geçecek? Bazı görüşlere göre SAGYAŞ’ı şimdi hemen faaliyete geçirmemek vatan hainliği ile eşanlamlı. Kira öder gibi, fabrika binası yapmanın önünü açmak gibi bir görev üstlenecek SAGYAŞ. Anahtar teslimi fabrika, çalışıp kendini öderken, ülke ekonomisine de katkıda bulunacak. Bence KOBİ’lere kredi vermek yerine SAGYAŞ’ı faaliyete geçirmek, ülkemize ve sanayimize çok daha doğru ve gerçekçi bir destek.
SAGYAŞ, belediyelerden, OSB yönetimlerinden bağımsız hareket edebilecek bir yapıda kurgulanmış. Öncelikli olarak na-tamam organizelerde arazisini almış sanayicilere, fabrika binasını yaparak hızla üretime geçmesini sağlamakla, ülke ekonomisine olağanüstü bir katkı sağlayabilir. Hele hele kalkınmakta geç kalmış illerde ve ilçelerdeki OSB’lerde yatırım yapılırsa işsizliğe de çare olacağı ve o ilin-ilçenin sosyal yapısını kökünden değiştireceğinden eminim. Ayrıca OSB’lere ortak olarak, onların altyapısını güçlendirme veya yeni OSB’ler kurma gibi faaliyetlerde bulunabilirse mükemmel olacaktır. Sanayici de TOKİ örneğinde olduğu gibi kira öder gibi fabrika binasını öder gider. Bu ödemenin bir iki yılı da ödemesiz olabilirse ve de hele hele 20 – 30 yıla yayılırsa, na-tamam OSB’lere fabrika dolar.
Ayrıca SAGYAŞ, TOKİ’nin şu anda atıl kapasitesini, birikimini de işlevli hale getirerek devletin diğer bir kurumunu da zor durumdan kurtarabilir. İşte, herhalde bu kazan-kazan gerçeğini görmeyenlere vatan haini gözüyle bakıyor, yazımın başında sözünü ettiğim bazı kişiler. O zaman sanayi-ticaret ve sanayi odalarını, SAGYAŞ’ı arazilerinin çoğunu satamamış veya satmış fakat sermaye yetersizliği nedeni ile fabrika binaları hala tamamlanmamış OSB’leri ve tabii ki yatırımcı sanayiciyi göreve çağırma zamanıdır. Üretmeden ekonomik başarı yok. Olmayacak da…