“Kentler çağında İzmir çok avantajlı”

Ege Sanayicileri ve İşinsanları Derneği’nin konuğu olan Kadir Has Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Görevlisi, Dış Politika Uzmanı Soli Özel, Türk Dış Politikası, Suriye sorunu ve geleceğin dünyasında kentlerin rolü konularında değerlendirmelerde bulundu. Özel, günümüzde artık kentlerin ön plana çıktığını, bu anlamda İzmir’in büyük avantajları olduğunu söyledi. 

ESİAD Dernek Merkezi’nde gerçekleştirilen toplantının açılış konuşmasını yapan ESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Fadıl Sivri, Barış Pınarı Harekatı ve sonrasında Türkiye – Orta Doğu, Amerika Birleşik Devletleri ile ilişkilere ve dünyadaki gelişmelere dair Soli Özel’in analizlerini dinleme ve konuyu beraber değerlendirme fırsatı yakaladıklarını söyledi. Sivri, konuşmasında kısa bir gündem değerlendirmesi de yaptı.

“2019 zor bir yıl oldu”

2019 yılının Türkiye dış politikası açısından zor bir yıl olduğuna işaret eden Fadıl Sivri, Barış Pınarı Harekatı’ndan Doğu Akdeniz’deki gelişmelere kadar Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa Birliği ile ilişkiler bağlamında dış politikaya dair bir dizi gündemi hatırlattı. Son dönemde küresel olarak çok taraflı seyretmesi gereken uluslararası ilişkilerin, çıkarların gözetildiği tek taraflılığa doğru yöneldiğini gözlemlediklerini söyleyen Fadıl Sivri, “Oysa çözümlerin karşılıklı diyalog içerisinde ve somut adımlarla ilerlemesiyle ekonomik gelişme ve sosyal refah arasında pozitif bir ilişki vardır. Popülist politikalarla ve kalıcı olmayan siyasi argümanlarla hiçbir ülke bu yönde ihtiyaç duyduğu siyasal uzlaşı ve makroekonomik dengeyi uzun vadede sağlayamaz” dedi.

Türkiye olarak, yasama, yürütme ve yargıyı en ileri demokratik standartlara taşımak için çalışmaya devam edilmesi gerektiğine dikkat çeken Sivri, “Bu dönemde güçlü bir demokrasiye sahip olmak, ülkemizin kalıcı ve kapsayıcı çözümler üretmesi için en etkili yöntemdir. Demokrasinin alanının genişletildiği, hukuk devletinin tüm özelikleri ile tesis edildiği bir Türkiye’nin uluslararası arenada hızla kabul göreceğine inanıyoruz” dedi.

Jeopolitik risklere ve terör konusuna da değinen Sivri, “Terör hangi kaynaktan, hangi yerden gelirse gelsin barışın, huzurun, refahın ve toplumsal gelişmenin en büyük düşmanıdır.  Jeopolitik risklerin yönetilmesinde gelişmiş savunma sanayii ve güçlü bir ordunun varlığının, yetkin ve liyakatli bir diplomasi anlayışı ile desteklenmesi gerekir. Zira, tüm terör odaklarına karşı başarı ancak uluslararası diplomasi koalisyonu ile sağlanabilir.” dedi. Türkiye’nin NATO’nun ve Avrupa Birliği ülkelerinin vazgeçilmez bir parçası olduğunu belirten Sivri, bunun her fırsatta diplomasi diliyle ve uzmanlaşmış kadroların sürekli temaslarıyla anlatılması gerektiğini söyledi.

Fadıl Sivri, sözlerini şöyle tamamladı: “Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa Birliği ile ilişkilerin, karşılıklı güvensizlik, ayrışma, yaptırım gibi gündemlerle değil; savunduğumuz ortak insani değerler ve çıkarlar ekseninde ilerletici bir perspektifle tekrar inşa edilmesinin mümkün olduğunu düşünüyoruz. Bu noktada herkes için bir takım sorumluluk ve fırsatlar var. Tüm fırsatların değerlendirilmesini ve sorumlulukların yerine getirilmesini temenni ediyoruz”

“Gelecek kentler dünyası”

“21. yüzyılda 19. Yüzyılın hesaplarıyla uğraşmak” ana başlığı altında ‘Türk dış politikası’, ‘Suriye’, ‘Çin ve Asya’, ‘Amerika Birleşik Devletleri’, ‘Avrupa Birliği’ ve ‘Teknoloji, Siyaset ve Devlet” alt başlıklarını kapsayan bir sunum gerçekleştiren Soli Özel, Türkiye’yi Barış Pınarı Operasyonu’na götüren Suriye sürecini, Çin ile Amerika Birleşik Devletleri arasında devam eden ticaret savaşlarını ve teknolojinin hızla geliştiği dönemde kentlerin nasıl öne çıktığını anlattı.

İzmir hakkında da değerlendirmelerde bulunan Soli Özel, şehrin birçok şapkası olduğunu, bunların her birini kullanarak kentler çağında İzmir’in çok önemli bir konuma gelebileceğini belirtti. Teknolojinin çok hızlı geliştiğini, dünyada artık nüfusun çoğunluğunun kentlerde yaşamaya başladığını söyleyen Özel, “Teknoloji ve şehirleşme ile otoriterleşmenin geleceğine inananlar var. Ancak dünyadaki toplumsal olaylara bakıyoruz, muhalefetler de kentlerde örgütleniyor ve otoriterliğin karşısında duruyor. Bu anlamda kentler çağına giriyoruz ve ulus devletlerden çok kentler ön plana çıkacak” dedi.Bu anlamda İzmir’in birçok avantajı olduğunu, yaşam şekli, iklimi, tarihi-kültürel mirası, limanı ve coğrafi konumu ile çok özel bir kent olduğunu ifade eden Soli Özel, “İzmir’de sadece bir yol haritası çıkarılması ve o hedef üzerinde hem kentin paydaşlarının hem de yerel yönetimin ortaklaşa çalışması gerekiyor. İzmir bunu yaparsa, çok önemli bir dünya kenti olabilir. Bu potansiyeli bünyesinde barındırıyor” diye konuştu. 

Bunları da sevebilirsiniz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir