Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Başkanı Ender Yorgancılar “Türkiye uzun süredir sürekli bir seçim atmosferi içindeydi. Bunun artık geride kalmış olmasının avantaja dönüştürülmesi, birikmiş sorunlara ve ekonomiye odaklanılması gerekiyor” dedi.
Zorlu küresel siyasi ve ekonomik iklimin Türkiye’de birçok alanda anlayış ve strateji değişikliğini gerektirdiğini belirten Başkan Yorgancılar “Bu nedenle birlik ve beraberliğimizi pekiştirecek, demokrasi standartlarını yükseltecek, dış politikamızı geliştirecek, ekonomi politikalarını ortak akıl ile yeni bir düzleme taşıyacak yaklaşımlara ihtiyacımız var. Bunları yapmamız durumunda Türkiye hem bölgesinin yeniden parlayan bir yıldızı hem de cazibe merkezi haline gelen güçlü bir ekonomi olacaktır” diye konuştu.
KAYBEDEN YOK
İstanbul’da yenilenen büyükşehir başkanlığı seçiminin siyasi ve ekonomik yansımalarını değerlendiren EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar seçimin kaybedeni olmadığını, Milli irade ve demokrasinin kazandığını vurguladı. Yorgancılar “seçim koşullarını dört yıllığına geride bıraktık. Hem Ekrem İmamoğlu hem de Binali Yıldırım’ın sonuçların açıklanmasının ardından yaptığı açıklamalar son derece güzel ve umut vericiydi. Şimdi siyasi tartışmaları geride bırakıp ekonominin geleceğini planlama ve çok ama çok çalışma zamanı. Dündeki eksiklik ve yanlışlardan ders çıkararak yeni bir vizyonla geleceği yeniden inşa etme zamanı” dedi.
MALİ DİSİPLİN VE TASARRUF ZAMANI
Küçülen bir ekonomimiz, patlayan işsizliğimiz ve yüksek enflasyonumuz olduğunu hatırlatan Başkan Yorgancılar “Oysa üretim ve ihracatla büyüyen ve istihdam yaratan bir ekonomiye, bunun için de düşük enflasyon ve düşük faize ihtiyacımız var. Fed’in faizleri artırmak yerine indirebileceğini açıklaması bize bir nefes aldırmıştır. Şimdi kamuda mali disiplin ve tasarruf zamanı” diye konuştu.
EKONOMİDE DE BİRLİK
İç tüketimi değil ihracatı artırma zamanı olduğunu vurgulayan Yorgancılar “Bunlar için de kamuda etkin denetim, kurlarda istikrar ve enflasyonla etkin mücadele gerekiyor. Ayrıca entegre sektörel yaklaşım, reel yatırım ve ihracat öncelikli bir strateji lazım. Bunlara imkan verecek yeni ve güçlü bir ekonomi programı beklentileri olumlu etkileyecek, yatırımları tetikleyecektir. Kanımızca Türkiye’nin ekonomide çıkışı; nitelikli imalat sanayi yatırımları ile üretim ve ihracat ile daha mümkün olacaktır. AB ile ilişiklerin canlandırılması da ekonomide istikrara katkı sağlayabilecektir. Biz sanayiciler olarak yeni dönemde hem fikir/proje üretimi hem de üretim/ihracat boyutunda elimizden geleni yapacağız. Ekonomide de birlik ve beraberlik zamanı” dedi.